26 Ocak 2010
4 Şubat 2010 Perşembe
DERİNLİK ARAYIŞI OLMAYAN İNSANLARDA ÖZENTİ, SIRADAN, MEKANİK, GÜZEL AHLAKTAN ANLAMAYAN BİR YAPI OLUŞUR.
TELEVOLE KÜLTÜRÜNDE İNSANLAR DÜŞÜNMEKTEN VE ÜRETİCİ OLMAKTAN UZAKLAŞIR
14 Ocak 2010
TELEVOLE KÜLTÜRÜ DÜNYADAKİ PROBLEMLERDEN HABERSİZ, BOŞ VE AMAÇSIZ BİR YAŞAMI VE UYUŞMUŞ BEYİNLERİ HEDEFLEYEN BİR KÜLTÜRDÜR.
ADNAN OKTAR:Bakın şimdi gelirken, baktım televizyonda bir kanalda bir televole programı var. Doldurmuşlar insanları yani mesela orada insanlar maden göçüğünün altında kalıyor, anneler feryat ediyor. Biraz önceki haberlerde feryatlar vardı. Daha biraz önce şehit ailelerini gösteriyor. Onların perişanlığını, ailenin, evin perişanlığını, yoksulluklarını gösteriyor. Ev tamamen briketten yapılmış. Yani çok zor bir hayat içerisindeler. Ve oradaki genç gidip şehit olmuş. Televole programına bakıyorum ne vatan sevgisinden bahis var, ne Afganistan’da şehit edilen insanlardan bahis var, ne PKK’nın yaptığı rezilliklerden bahsediyorlar. Ne buna karşı bir çözüm, ne Türkiye’deki ekonomik sorunlarla ilgili konuşma, ne bu Türkiye’de meydana gelen diğer acı olaylar bu kişileri ilgilendirmiyor. Yani vur patlasın çal oynasın, boş işler. Bomboş bir üslupla, bomboş konuşmalar, garip gülüşler ve uyuşmuş bir beyin görüntüsü. Ben eğlenmesinler demiyorum eğlensinler tamam. Ama yani bu kadar boş ve bu kadar amaçsız bir insan olabilir mi? Yani eğlencenin de yeri var ama insanın ideali vardır, ülküsü vardır değil mi? Yani bir insan bizim yanımızda can çekişirken biz oynayıp, eğlenemeyiz. Yani ona bir çözüm ararız, bir şeyler yapmaya çalışırız. En azından bu konudaki rahatsızlığımızı dile getiririz, gayret ederiz. Onun için yani televole kültürü Türkiye’de müthiş tahribat meydana getiriyor. Ve bunun teşvik edilmesi de çok ürkütücü. “Bana ne” kafasından kaynaklanıyor. Yani bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın. PKK varsa var, bana ne kafasında. Yani, çatışmaya askerler giriyor o da beni ilgilendirmez mantığında yaklaşıyorlar. Bu çok ürkütücü. Televole kültürünün telin edilmesi lazım. Yani bunun makul ve mantıklı bir görünümü yok. Mutlaka yüksek ideallerin, yüksek insani duyguların, derinliğin, Allah aşkının, Allah korkusunun, vatan sevgisinin, millet sevgisinin her programda her yerde vurgulanması gerekir. Bomboş bir insan yapılanmasını teşvik etmek çok çirkin ve yanlış. Böyle ülkeler bir süre sonra Allah esirgesin dünyanın birçok yerinde gördük yıkıma uğramışlardır. Yani gafilliğe insanları itmek, delalete itmek, beyin uyuşukluğuna, umursamazlığa itmek zaten Marksistlerin de bir hedefidir. Masonların da bir hedefidir. Onların tam istediği şeyler olmuş oluyor. Çünkü Marksist düşüncede aile, din, devlet, milli duygular, üstün ahlak düşüncesi, yüksek ülküler mutlaka kaldırılması gereken düşüncelerdir. İnsanları amaçsız, gayesiz, sürü haline getirmeyi düşünen bir yapıdır; komünist düşüncede, masonik düşüncede. Buna karşı çok köklü bir tedbir alınması gerekiyor. Bunlardan biri de televole kültürünün önlenmesidir.
18 Aralık 2009